Günlük hayatta hemen herkes, neredeyse her gün stresle karşı karşıya kalır. Stres, uyku düzensizliklerinden kaslarda gerginliğe, midede asit artışından yüksek tansiyona kadar birçok hastalığa sebep olabilir. Ayrıca enerjinizi düşürüp halsiz ve bitkin bırakabilir. Stresle baş edebilme konusunda yediğimiz besinler ise büyük önem taşıyor.

Magnezyum açısından zengin gıdalar tüketerek kaygılarınızı azaltın 

Stres anında artan kortizon seviyeleri, yeterince magnezyum tüketirseniz düzenlenir, vücudunuz sakinleşir ve gevşer. Magnezyum gevşemenizi sağlayan ve kaygı belirtilerini bertaraf eden bir mineraldir. Yeterince magnezyum tüketmediğinizde serotonin seviyeniz düşer, strese dayanmak güçleşir. Magnezyumu bol yumurta, ıspanak ve pazı gibi yeşil yapraklı bitkiler ve bakliyatlar tüketerek stresten daha az etkilenebilirsiniz. Özellikle bakliyat gibi sağlıklı karbonhidratlar, enerji seviyenizi de dengede tutmanıza yardımcı olurlar.

Serotonini artırmak için hindi eti ve kakao tüketin 

Serotonin çok önemli bir hormon. Serotonin üretimini tetikleyen besinler tüketerek rahatlık ve dinginlik sağlayabilir, kendinizi daha iyi hissedebilirsiniz. Seratonin üretimini tetikleyen besinlerin başında hindi eti geliyor.Diğer tetikleyici yiyecekler ise yumurta, baklagiller, bazı tahıllar muz ve kakaodur. Kakaonun mutlu edici etkisi olduğu zaten biliniyor. Her gün küçük bir parça bitter çikolata tüketerek kalp sağlığınıza da destek olabilir, bu sayede bu konudaki endişe ve stresinizi de azaltabilirsiniz. Üstelik gün ortası atıştırmalığı olarak kendinizi enerjik hissetmenize de yardımcı olacaktır.

Kahve yerine bitki çaylarını içmeyi seçin 

Kakao denince kahve de hatırlanıyor ancak kahve ve benzeri kafeinli içerikler vücudumuzda stres ve kaygı hissini artırıyor. Çünkü kafein sinir sistemi için bir uyarıcı etkisi yaparak kalp atış hızını, kan basıncını ve vücut sıcaklığını yükseltiyor. Stresli zamanlarınızda kafeini mümkün olduğunca azaltmak; onun yerine bitki çaylarını tercih ederek sık sık tüketmek, vücudunuzda gevşeme ve dinginlik etkisi yaratabiliyor.Örneğin papatya çayı, sadece bebekleri rahatlatıp uykuya dalmalarını kolaylaştırmakla kalmaz, sizdeki stres ve kaygı belirtilerinde de gözle görülür bir azalma sağlayabilir.

"Güne kahvesiz başlayamıyorum, gün içinde konsantre olabilmek için kahveye ihtiyacım var” diyenler, muhtemelen kahveyi biraz da el alışkanlığıyla içiyor olabilirler. Çok fazla çay ve kahve tüketmek idrar söktürücü etki ile vücudu susuz bırakabilir, bu da metabolizmanızı daha kolay strese sokar. Böyle alışkanların yokluğunu suyla telafi edebilirsiniz. Vücudunuza bol bol su almak, sakinleşmek için önemli bir adım. Araştırmalara göre su içmek için susamayı beklememelisiniz, çünkü susadığınızı hissettiğinizde çoktan vücudunuz susuz kalmaya başlamış oluyor. Vücudunuzu sulamaya başladığınızda ise gevşeme, rahatlama başlıyor ve stres azalıyor.

Her gün küçük bir avuç badem yiyerek daha az stresli olun 

B vitaminleri, vücudun hem fiziksel hem de ruhsal dayanıklılığında önemli rol oynar. Pek çok araştırmada, B vitamini açısından zengin dana eti, avokado, badem gibi yiyecekleri bol bol tüketmenin, sinir sistemine olumlu etki yaptığı gösterilmiştir. Bu vitaminlerin eksikliğinde de kaygı bozuklukları görülebiliyor. Yeterli B6 vitamini alındığında, vücudumuzun mutluluk hormonu diye de bilinen serotonini salgılaması kolaylaşıyor, hissettiğiniz stres azalıyor. 

Badem ayrıca B2 ve E vitamini bakımından da zengin ve hem stresi azaltıyor, hem de bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı oluyor. Her gün küçük bir avuç badem yiyerek daha az stresli bir gün geçirebilirsiniz. Ayrıca strese girince kuşkonmaz yiyin, zengin folik asit içeriği ile stresinizi azaltmaya yardımcı olacaktır.

Okumaya devam edin